Erdoğan'dan ABD'ye uyarı: İlişkilerimiz zarar görecektir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD'de sivil toplum kuruluşları tarafından düzenlenen konferansta konuşuyor

Google Haberlere Abone ol
Erdoğan'dan ABD'ye uyarı: İlişkilerimiz zarar görecektir
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD'de sivil toplum kuruluşları tarafından düzenlenen konferansta konuşuyor. Erdoğan, konuşmasında ABD'ye sert eleştirilerde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fetullah Gülen'i iade etmeyen ABD'ye seslenerek, "Kusura bakmayın er ya da geç ilişkilerimize zarar verecektir" dedi. Türkiye'de anti Amerikancılığın yükselmesinden şikayet edildiğini hatırlatan Erdoğan, Türkiye'de referandum yapılması halinde halkın yüzde 90'nının ABD'nin Gülen'i vermesi gerektiğini söyleyeceğini ifade etti. 

 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Sizlerden beklentimiz yalnızca Amerikan toplumu ile uyum içerisinde yaşamanız değildir, bunun ötesine geçerek sosyal ve siyasi hayata aktif biçimde katılmanızı, özellikle siyasette etkin olmanızı istiyoruz. Faaliyet gösterdiğiniz çevrede oluşturacağınız geniş ağ ile Amerikan siyasetine görünür katkılarda bulunmanız, yerel ve ulusal düzeyde siyasetçilerin sizi tanıması bizler için çok çok önemlidir." dedi.

Erdoğan, New York'ta Türk-Amerikan Kültür Toplumu tarafından organize edilen, ABD'de yerleşik Türk STK'larının temsilcilerinin katıldığı programdaki konuşmasına tüm vatandaşları selamlayarak başladı.

Türk-Amerikan toplumu mensuplarıyla tekrar bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti ifade eden Erdoğan, "İki ülke ilişkilerini geliştirme konusundaki özverili ve samimi gayretlerinizi yakından takip ettiğimizi özellikle bilmenizi isterim. Bu çalışmalarınız için sizlere teşekkür ediyorum. Projelerinize verdiğimiz desteği önümüzdeki dönemde de sürdüreceğiz. Esasen sizlerden beklentimiz, yalnızca Amerikan toplumu ile uyum içerisinde yaşamanız değildir, bunun ötesine geçerek sosyal ve siyasi hayata aktif biçimde katılmanızı, özellikle siyasette etkin olmanızı istiyoruz. Faaliyet gösterdiğiniz çevrede oluşturacağınız geniş ağ ile Amerikan siyasetine görünür katkılarda bulunmanız, yerel ve ulusal düzeyde siyasetçilerin sizi tanıması bizler için çok çok önemlidir." diye konuştu.

Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesinin faaliyetlerinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu Amerika'da ihtiyaç duyduğumuz bir mekanizmaydı. Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Türk-Amerikan dernekleri ve çatı kuruluşlarını esnek bir çerçeve içinde ortak bir paydada birleştirmeyi hedefleyen bu komiteyi hep birlikte desteklemeliyiz." dedi.
Erdoğan, Komitenin amacının diğer derneklerin ve çatı kuruluşların yerini almak olmadığını, önde gelen dernek ve çatı kuruluşlarının ortak meselelerde birlikte, süratle ve etkin bir şekilde kabiliyetini artırmayı hedeflediğini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu Komiteyi hep beraber sahiplenerek, etkin şekilde işleyen bir mekanizma haline getirmek her şeyden önce sizlerin yararına olacaktır." ifadesini kullandı.

"ASKERİ ÜNİFORMAYA BÜRÜNMÜŞ BİR GRUP AZINLIK"

ABD'deki vatandaşların, Türkiye'deki gelişmeleri yakından takip ettiklerini söyleyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Son olarak 15 Temmuz gecesi milletçe, darbe girişiminde bulunan teröristlerle mücadele ederken sizlerin de burada kalben bizimle beraber olduğunuzdan hiç şüphem yok. Türkiye 17-25 Aralık'ta yargı ve emniyet bürokrasisi içindeki örgüt mensuplarının darbe girişimine muhatap olmuştu. 15 Temmuz'da ise bu defa Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki askeri üniformaya bürünmüş bir azınlık terörist grubunun ne yazık ki darbe girişimiyle karşı karşıya kaldı. Devletin ve milletin namuslarına emanet ettiği savaş uçaklarını, helikopterleri, tankları, silahları millete çeviren, kan döken, can alan bu gözü dönmüş teröristler bir kez daha hüsrana uğradılar. Ele geçirdikleri, gasbettikleri silahları görünce dağılıp gideceklerini, evlerine saklanacaklarını sandıkları aziz milletimiz sokaklarda, caddelerde adeta darbecileri kovalamış ve dünyayı onlara dar etmiştir."

"DÜNYADA BENZERİ BİR BAŞKA MİLLET YOK"

"Dünyada bunun benzeri bir başka millet yok, dolayısıyla ben milletimle iftihar ediyorum." ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu millet karakteriyle üstün millet, farklı millet. Zira benim milletim şehadete yürüdü, benim milletim demokrasisini, iradesini kimseye teslim etmeyeceğini göstermek suretiyle yürüdü. F-16'lardan bombalar yağdırılırken, helikopterlerden aynı şekilde bombalar yağdırılırken, tanklar yürürken, gençlerimiz tankların paletleri arasına kendisini atabildi. Hanım kardeşlerimiz aynı şekilde parçalanma pahasına da olsa o ZPT'lerin karşısına dikilebildi. 241 şehit verdik, 2 bin 194 yaralımız oldu fakat elhamdülillah vatan kurtuldu. Demek ki güç silahlarda değil. Onların F-16'ları varsa, tankları, topları, helikopterleri varsa benim milletim de ortaya çıktı 'Benim de imanım var' dedi."

"BİR MECZUBUN, ŞARLATANIN ARKASINA TAKILDILAR"

İstiklal Şairi Mehmet Akif Ersoy'un, "İmandır o cevher ki, ilahi ne büyüktür/İmansız olan paslı yürek, sinede yüktür" dizelerini okuyan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bir tarafta imanıyla yürüyen bir millet, öbür tarafta ne yazık ki yeis halinde bir imana sahip olan bir FETÖ terör örgütü. Netice çok çok hayırlı oldu, Rabbimiz öyle buyuruyor 'Siz hakkınızda kerih, kötü zannedersiniz ama o hakkınızda hayırlıdır'. Şimdi böyle oldu, tam böyle oldu ve şu andaki süreç içerisinde normal zamanlarda yapamayacağımız birçok şeyi hamdolsun yapabilme imkanına, yapabilme gücüne sahip olduk. Ne oldu? Biz bunlara araziler verdik, arsalar verdik. Ne diye verdik? Gelin bu ülkede eğitim için okul yapın diye verdik. Ne diye verdik? Ülkenin ekonomisine katkınız olsun diye verdik. Normal şartlarda bunları biz geri alabilir miydik? Alamazdık. Ama şimdi işte kanun hükmünde kararnamelerle, olağanüstü hal ile bunları ne yaptık, şimdi hepsini toparlayarak bu okulları devletimize teslim ettik. Vakıf ise, onları da Vakıflar Genel Müdürlüğüne teslim ettik ve ihanet şebekesinin üzerindeki mal, mülk varsa onlara da şimdi devlet ne yapmaya başladı? El koymaya başladı. Bunlar kendilerini akıllı zannettiler. Buradaki bir meczubun, bir şarlatanın arkasına takıldılar ve zannettiler ki biz gideceğiz. Hayır, gidemediniz, gidemeyeceksiniz. Çünkü unutmayın, hesapların üzerinde bir hesap vardır, o da Allah'ın hesabıdır."

Yorumlar