Kolera

KOLERA, Vibrio cholerae isimli bakterinin yol açtığı, bulaşıcı, bağırsak enfeksiyonuna sebep olan, şiddetli bir ishal hastalığıdır.

Google Haberlere Abone ol
Kolera

KOLERA, Vibrio cholerae isimli bakterinin yol açtığı, bulaşıcı, bağırsak enfeksiyonuna sebep olan, şiddetli bir ishal hastalığıdır. Bu bakteri bağırsakların kenarına tutunarak çoğalırlar ama diğer organlara yayılmazlar. Çok hızlı bir şekilde etki ederler. İnsandan insana temas yolu ile bulaşabilen bir hastalık türüdür.

 

Özellikle Asya ülkelerinde büyük salgınlara yol açmaktadır. En önemli başlangıç belirtisi ishalidir. Yalnız diğer ishalle belirlenen hastalıklardan farklı olarak, bu hastalığa yakalananların dışkısında küçük beyaz kümecikler görülür. Diğer belirtileri ise; kusma, karın ağrısı, su kaybına ve kusmaya bağlı kas krampları, yer yer morarmalar, çökük karın, çökük gözler, kırışık deri, kısık ses, hızlı nabız ve tansiyon düşmeleridir. Eğer bu tür belirtiler çıkarsa ve tedaviye başlanmazsa hastanın ölüm oranı çok yüksektir. Hastalığın başlangıç noktaları; sağlıksız su tüketimi, taşıyıcı haşaratlar, sağlıksız yaşam koşullarıdır. Özellikle uzak doğu ülkelerinde görülmesinin başlıca nedenleri de bunlardır.

Çoğunluğu fakir olan bu ülkeler, şebekeye arıtmadan verilen sulardan, insanların kişisel temizliklerini tam olarak yerine getirmediğinden kolera hastalığının yayılması için bulunmaz nimettir. Bu hastalığın ana vatanı Hindistan’dır. Gayri hijyenik bir yaşam şekli olan Hindistan, Hinduizm inancına göre kutsal sayılan Ganj Nehrine taparlar. Bu sebeple, orada yıkanırlar, oradan su içerler ve ölülerini yakıp küllerini o nehre atarlar. Bu yüzden bu nehir her türlü hastalığın taşıyıcı etkenidir. Kirli suda hızlı bir şekilde üreyen Kolera mikrobu için bu nehir tam bir üreme yatağıdır. Bu sebepten dolayı Hindistan hep karantina altındadır. Bu ülkeyi ziyaret eden turistler hem girişte hem de çıkışta sıkı sağlık kontrollerinden geçmektedirler.

 

Kolera hastalığından korunmak için; suları kaynatarak içmeli, başta marul, maydanoz, roka gibi sebzeler olmak üzere, bütün sebzelerin sirkeli suyla yıkanması gerekmektedir. Kolera mikrobu sirkeli suda yaşayamaz. Bunlar bireysel önlemlerdir. Yerel yönetimlerin alması gereken önlem ise; şebekeye verdikleri suyu, klorlayarak sunmalı, haşere üremeye müsait akarsu ve göletleri ilaçlamalıdır. Ayrıca gıda üretim ve satışı yapan kişilerin kişisel hijyen bakımından kontrollerinin yapılması gerekmektedir. Örneğin; bir aşçı tuvaletten çıkıp ellerini yeterince yıkamadan salata yapar ve bu nu ikram ederse, kolera ve benzeri salgın hastalıklar çabuk bir biçimde ürerler ve salgınlara yol açarlar. Bu hastalığın tedavisi; başta bol sıvı tüketimi ve antibiyotik ilaç kullanımıdır. Erken tedavi ile en fazla 2 gün içerisinde bu hastalığın önüne geçilebilir.

 

Tedavi şekli; en kısa zamanda doktora gidilmeli, 1 litre suya 200 gr. Glikoz, 40 gr. Sodyum bikarbonat, 4 gr. Sodyum klorit ve 1 gr. Potasyum klorit içeren bir eriyik oral yoldan verilerek tedaviye başlanır. 6 saat arayla, 500 gr. Serumun içinde Sefer Sülfinat verilir. Bu tedavi 2 gün süreyle devam etmelidir. Hastanın yediği yiyecekler çok iyi pişirilmeli, hastalığın tekrar etmemesi açısından aşı yapılmalıdır.

Yorumlar