Erdoğan'dan ABD'ye ilk tepki

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'nin YPG'ye doğrudan silah verme kararına yönelik ilk kez açıklamalarda bulundu. "Müttefiklerimizin terör örgütlerinin değil yanımızda olmasını bekleriz" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak ve Suriye'de atılacak her adımın doğrudan Türkiye'nin milli güvenlik meselesi olduğununu vurguladı. Erdoğan, yaşananları Trump ile yapılacak görüşmelerde gündeme getirileceğini sözlerine ekledi.

Google Haberlere Abone ol
Erdoğan'dan ABD'ye ilk tepki

Sonhaberler | Haber Merkezi 

Amerika'nın Suriye'nin kuzeyindeki terör örgütlerini doğrudan silahlandırma kararının yankıları devam ediyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'da Sierre Leoneli mevkidaşı ile ikili  görüşmesinden sonra düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu. Erdoğan, konuk Cumhurbaşkanına FETÖ'ye yönelik talepleri yerine getirdiği için teşekkürlerini sundu. Erdoğan, Sierre Leone'nin FETÖ okullarını kapattığını hatırlattı. Erdoğan, ABD'nin YPG kararına da değindiği konuşmasında, "Komşumuz Suriye'de 6 yıldır bir savaş yaşanıyor. YPG gibi örgütler buradaki kaosu fırsata çevirmeye çalışıyor. Daha önce defalarca terör örgütleri arasında ayrım yapılamayacağını, iyi terörist kötü terörist olamayacağını ifade ettik" dedi. Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle: DEAŞ ile mücadele bir başka terör örgütü ile yürütülmemeli. Böyle bir adım Suriye'nin ve bölgenin geleceğini tehlikeye sokar. Geçmişte atılan yanlış adımların Suriye'nin getirdiği durum ortadır. Bir kez daha söylüyoruz. Suriye ve Irak'ta atılan her adım milli güvenliğimizi doğrudan etkilemektedir. Müttefiklerimizden beklentimiz, terör örgütleriyle bizimle doğrudan işbirliği içinde olmalarıdır. Temennim yanlıştan bir an önce dönülmesidir. Bu konudaki kaygılarımızı 16-17 Mayıs'ta Sayın Trump ile yapacağımız görüşmede doğrudan kendisine ileteceğim. Aynı şekilde 21 Mayıs'taki NATO zirvesinde de müttefiklerimizle paylaşacağız. 

Bu vesileyle dün akşam ABD yönetimi tarafından alınan ve bir kısmı basına yansıyan kararlar hakkında da görüşlerini paylaşmak istediğine dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti: "Komşumuz Suriye'de 6 yıldır, 1 milyon insanın hayatına mal olan yıkıcı ve bölgeyi istikrarsız hale getiren bir savaş yaşanıyor. DEAŞ, El Kaide ve YPG, PYD gibi terör örgütlerinin Suriye'deki kaosu fırsata çevirmeye çalıştıklarını görüyoruz. Türkiye olarak başından beri tavrımızı demokrasiden, meşruiyetten, Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunmasından yana yaptık. Kapı komşumuzda yaşanan insani drama ve katliamlara tepkisiz kalmadık. Zira bizim, Suriye sınırımız 911 kilometre. Böyle bir sınırdaş konumunda olduğumuz ülkede, şüphesiz ki bizleri rahatsız eden terör eylemleri, zaman zaman tehdit oluşturan bu terör eylemlerine karşı uzun zaman sabrettik. Ama belli bir noktadan sonra artık sabrın sonu geldi ve atılması gereken adımları atmaya başladık."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin 3 milyon Suriyeliye kapısını açtığını, 25 milyar doların üzerinde yardım, konteyner ve çadır kentler olmak üzere sağlık, eğitim, gıda gibi her türlü yardımı sağlamak suretiyle orada yatırım sayılabilecek adımlar attığını anlattı. Bunun yanında terör örgütleri arasında ayırım yapılmaması gerektiğini, "iyi terörist, kötü terörist" şeklinde böyle bir ayrıma gidilemeyeceğini terörizmin tanımı içerisinde ortaya koymaya çalıştıklarını söyleyen Erdoğan, şu değerlendirmede bulundu:  Suriye'deki cinayet şebekelerinin tamamına karşı kararlı bir şekilde mücadele yürüttük, yürütüyoruz. DEAŞ terör örgütüne şu ana kadarki en büyük zaiyatı verdiren Fırat Kalkanı Harekatı, bu tavrımızın en somut örneğidir. Bu harekat, DEAŞ ile mücadele için bir başka terör örgütüne muhtaç olunmadığını bütün dünyaya ispat etmiştir. DEAŞ terörüyle mücadelede tavrımız bugün de aynıdır. Hangi gerekçeyle olursa olsun DEAŞ terör örgütüyle mücadele, bir başka terör örgütüyle yürütülmemelidir. Böyle bir adım Suriye'nin ve bölgenin geleceğini tehlikeye sokacaktır. Geçmişte atılan yanlış adımların Suriye'yi getirdiği durum ortadadır."

Erdoğan, bir kez daha açıkça ifade etmek istediğinin altını çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Suriye ve Irak'ta her gelişme, bizim için doğrudan milli güvenlik meselesidir. Bizler müttefiklerimizin, terör örgütlerinin değil, bizim yanımızda yer almayı tercih edeceklerine inanmak istiyoruz. Bu konudaki tavrımızı, alınan kararla ilgili endişelerimizi 16 Mayıs'ta Başkan Trump ile yapacağımız görüşmelerde ayrıntılı şekilde kendilerine de bizzat ifade edeceğim."

"TEMASLAR BÖLGENİN İSTİKRARINI GARANTİ ALTINA ALACAK"

Aynı şekilde 25 Mayıs'ta Brüksel'de toplanacak mini NATO zirvesinde de müttefiklerle konuyu masaya yatıracaklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu temasların bölgenin istikrarını garanti altına alacak, Suriye'nin gerçekleriyle uyumlu bir sonuca ulaşmamızı sağlayacağına inanıyorum. Temenni ederim ki şu ana kadar ortaya konulan, ifade edilen bazı gerçeklerden Amerika'ya gitmeden bir an önce dönülmüş olunur, çünkü bu olayları yaşayan biziz. Bu açıklamaları yapanların hiçbiri, bu olaylarla yakından, uzaktan alakası yok. Suriye'de ne olur, Irak'ta ne olur, bunların hiçbirini onlar bilmiyor." diye konuştu.

Erdoğan, Türkiye'nin bütün sınır boylarındaki vilayetlerde bugüne kadar şehitlerin olduğunu belirterek, bu şehitlerin tüm ailelerini güvenlik altına almak için bu mücadeleyi verdiklerini anlattı. Suriye'nin bölünmesi ve parçalanmasına da karşı olduklarını her an ve her zaman söylediklerini yineleyen Erdoğan, bundan sonraki süreçte bunun aklı selimle çözülmesinden yana olduklarını ifade ederek, yanlıştan bir an önce dönülmesi gerektiği temennisinde bulundu.

Yorumlar

ihsan Erdoğan boşunna abd ye zahmet edip gitme herşey açık trump silahları veriyor fetö korunuyor niyye gidiyorsunki protesto için gitme suriyeyi bombala